Ataleti Yenmek

Fizik biliminde atalet, eylemsizlik hali olarak geçer. Bir insan bir işi yapması gerektiğinin farkında, nasıl yapılacağının farkında, yapmazsa neler kaybedeceğinin farkında ama yine de yapmıyorsa o kişi psikolojik olarak atalet halinde yaşıyor demektir. Psikolojik atalet durumunda olan insanı isteksizlik, tembellik, yılgınlık, yavaşlık ve kayıtsızlık gibi duygular ele geçirir. Burada iki tür atalet vardır. Biri düşündüğünü yapamamak yani duygusal atalet diye geçer. Diğerinde ise yaptığı iş üzerine düşünmemek vardır ki bu da düşünsel atalettir. Her iki atalet durumunda da ortak eylem yorgunluktur. Duygusal atalette olan birey gönül yorgunluğu yaşarken düşünsel atalette olan birey ise beyin yorgunluğu yaşamaktadır.

Sabah uyanmanız gerektiğinde alarma bakıp beş dakika daha diye erteleme düğmesine basıyor, projelerinizi yumurta kapıya dayanmadan teslim etmiyor, davetlere son anda katılıyor ya da daveti düzenleyen kişiden sonra davette bulunuyor ve beslenmek için yemeği hazırlamanız gerektiğini düşünüp üşenerek yemek yemekten vazgeçiyorsanız ne yazık ki bir miktar atalet halindesiniz demektir. Bu örnekler her yaş grubu insan için genişletilip çoğaltılabilir.

Yukarıda bahsedilen durumları yahut benzer durumları yaşıyor ve sizi can sıkıcı noktaya taşıyan bu atalet halinden kurtulmak istiyorsanız aşağıda verilen maddeleri dikkatle okuyup özümsemeniz faydalı olacaktır.

Peki, Ataleti Nasıl Yenebiliriz?

• Zihninizi nelerle beslediğinize dikkat etmelisiniz.

Gün içerisinde yaptığımız her işte zihin düşünce halindedir. Siz fiziken eylemsizlik halinde olsanız bile zihniniz sürekli dönen bir dişli çark gibi düşünmeye devam eder. Bilinçaltınız ve bilincinizde hâlihazırda olan düşünceler dönen bu çarkın dişlilerini oluşturur. Yani akışta oluşan, meydana gelen düşüncelerin kaynağı sizsiniz. Okuduğunuz veya duyduğunuz ve işlenmesi için beyninize aldığınız her yeni bilgi zihninizi besler. Burada önemli olan bu bilgilerin zihninizi nasıl beslediğidir.

Zihninizi olumlu yönde etkileyecek bilgiler edinmeye özen gösterin. Okuduğunuz kitap, yazı, dergi, makale gibi araçların içeriklerini araştırın, verilmek istenen mesaja odaklanın ve kendi değer yağılarınıza göre olumlu ve doğru olanı seçerek okuyun.

• Hedeflerinizi belirlemelisiniz.

Nereye varacağınızı bilmeden bu hayatı öylece yaşamak kısacık bir ömre, büyük bir saygısızlık olacaktır. Gelişigüzel, rastlantısal şeyler sadece informal öğrenmelerde hayatınıza renk katar. Yaşamınız boyunca hedefsiz olmak, hayatın sizi götürdüğü yerleri sorgulamamak, varlığınıza sunulan her şeyi kabul etmek, potansiyelinizi keşfetmeden yaşamınızı sürdürmek el freni çekilmiş halde ilerlemeye çalışan otomobile benzer!

Hayatta kendinizi başarılı olarak görmek istediğiniz şeyleri düşünmeli ve düşündüğünüz şeyleri gerçekleştirmek için harekete geçmelisiniz. Örneğin; okumak istediğiniz bölümü ve üniversiteyi, yapmak istediğiniz mesleği seçmeli ya da hayatınızı bir ömür birleştirecek olduğunuz eşinizi aramaya koyulmalısınız.

• Enerjinizi Yenileyin

Motivasyonunuzu yüksek tutacak, enerjinizi besleyecek kaynaklar edinmeye çalışın. Sizi mutlu edecek, olumsuzluklara rağmen pozitif kalmanızı sağlayacak ve tükendiğinizde boşalan enerjinizi tekrar dolduracak hobi ya da uğraşılar edinmelisiniz. Sevdiğiniz türde bir roman okumak, yalnız vakit geçirmek, tanımadığınız birine yardım etmek, tiyatroya gitmek, müzik dinlemek, arkadaşlarla eğlenceli vakit geçirmek, kültür ve sanat çalışmalarına katılmak, yeni yerler keşfetmek gibi birçok aktivite bu uğraşılara örnek verilebilir. Kendinizi tanıyarak nelerden hoşlandığınızı tespit edip, enerjinizi besleyecek bu aktiviteleri gerçekleştirmeniz atalet halinden kurtulmanıza önemli ölçüde katkı sağlayacaktır.

• Ertelemeden Harekete Geçin

Başta verilen örnekleri göz önünde bulundurursak ertelemek, birçoğumuzun vazgeçilmez alışkanlıklar listesine yerleşmiş durumda. Yapmakta olduğumuz ya da yapacak olduğumuz her işi o an yapmamak adına ileri bir tarihe erteleyerek işi yokuşa sürmüş oluyor hatta yokuşa sürmekle kalmayıp yolu daha da uzatarak çekilmez bir hale getiriyoruz. Bu konuda yapılabilecek etkili yöntemlerden biri de içinizden üçe kadar saymak ve hemen her ne yapacaksanız o işi yapmaya koyulmaktır. İlk başlarda bunu yapmakta zorlanacaksınız fakat motivasyonunuzu doğru seviyede tuttuğunuzda işe başlamak artık sizin için zor olmayacaktır.

• Gerektiğinde “Hayır” Demekten Çekinmeyin

İnsanları incitmemek ya da bulunduğunuz ortamda kendinizi dışlanmış hissetmemek için size uymayan düşünceleri ya da davranışları içiniz sıkıla sıkıla onaylamaktan vazgeçmelisiniz. Kendi değerlerinize saygı göstermeli ve karşı tarafın da bu değerlerinize saygı göstermesini sağlamalısınız. Kaldırabilecek olduğunuz yükten fazlasını sırtlanarak ilerlemeye çalışmanız bir süre sonra ataletin yanında tükenmişlik sendromu yaşamanıza da neden olabilir. Bu nedenle gerekli durumlarda hayır demeyi bilmeli, kendinize değer vermelisiniz.